İmanı kuvvetlendirmek için
İmanı kuvvetlendirmek için |
Bu yazıyı sesli olarak dinleyebilirsiniz
Sual: İmanı kuvvetlendirmek için ne yapmalı?
CEVAP İmanı kuvvetlendiren, tadını hissettiren çok şey vardır. Bazılarını bildirelim: 1- Güzel ahlaklı olmak. 2- Hep Allahü teâlâyı hatırlamak. 3- İhlaslı olmak. 4- Cömert olmak. 5- Elinde olmadan, büyük belalara maruz kalmak. (Salih kimse için) 6- Haramlardan kaçmak. 7- Küfre düşmekten çok korkmak. 8- Sevdiğini Allah için sevmek, sevmediğini Allah için sevmemek. 9- Salih olmak. 10- Namaza çok önem vermek. Bu konudaki hadis-i şeriflerden bazıları şöyledir: (İmanı en kuvvetli mümin, güzel ahlaklı olandır. Yanına herkes kolayca yaklaşır, geleni gideni çok olur. Herkesle iyi geçinir. çevresi ile iyi geçinemeyen de hayır yoktur.) [Taberani] (Nerede olursa olsun, Allahü teâlâyı unutmayanın imanı kuvvetlidir.) [Beyheki] (Kur’an okumak ve Allah’ı zikir imanı kuvvetlendirir.) [Deylemi] (Allah için yaptığı işlerde kınanmaktan korkmayan, ameli ihlaslı olan, iki işten biri ahirete, diğeri dünyaya faydalı olsa, ahirete faydalı olanı tercih edenin imanı kuvvetlidir.) [Deylemi] (En şiddetli bela, enbiya, evliya ve benzerlerine gelir. Kişi imanının sağlamlığı nispetinde belaya maruz kalır. İmanı sağlam ise belası şiddetli, imanı zayıf ise hafif olur.) [Tirmizi] (Müslüman cömerdin imanı kuvvetlidir.) [Deylemi] (Allah korkusundan dolayı harama bakmayan imanının tadını alır.) [Taberani, Hakim] (Allah’ı ve Resulünü her şeyden çok seven, yalnız Allah’ın sevdiklerini seven ve küfre düşme korkusu, ateşte yanma korkusundan çok olan kimse imanın tadını bulur.) [Buhari] (Üç şey imanın tadını artırır: Allah ve Resulünü her şeyden çok sevmek, kendisini sevmeyen Müslümanı Allah rızası için sevmek ve Allah’ın düşmanlarını sevmemek.) [Taberani] (İyilik edince sevinen, günah işleyince üzülen imanlıdır.) [Taberani] Sabah ve akşam şu duayı okuyan şirke düşmekten kurtulur ve imanı kuvvetlenir: (Allahümme inni euzü bike min en üşrike bike şey-en ve ene a’lemü ve estagfirü-ke li-ma la-a’lemü inneke ente allamül-guyub.) [İ. Ahmed] |