Forum
=> Daha kayıt olmadın mı?Forum - 15-HİCR:
Burdasın: Forum => Kuranı Kerim Meali => 15-HİCR: |
|
EDEB (şimdiye kadar 1527 posta) |
15-HİCR: 1 - Elif, Lâm, Râ. Bunlar kitabın ve apaçık bir Kur'ân'ın âyetleridir. 2 - Bir zaman gelecek ki inkâr edenler, keşke müslüman olsaydık temennisinde bulunacaklardır. 3 - Onları bırak yesinler, içsinler, zevk alsınlar; arzu onları oyalasın ilerde bileceklerdir. 4 - Biz hiçbir memleketi (Allah katında) bilinen bir zamanı olmaksızın helak etmedik. 5 - Hiçbir millet, ecelinin önüne geçemez ve onu geciktiremez. 6 - Dediler ki: "Ey kendisine Kur'ân indirilen (Muhammed)! Sen mutlaka bir mecnunsun." 7 - "Eğer peygamberlik davanda doğru kimselerdensen, bize melekleri getirmeliydin." 8 - Biz o melekleri ancak, hak ile indiririz. Ve indirildikleri vakit de onlara (kâfirlere) hiç mühlet verilmez. 9 - Hiç şüphe yok ki, Kur'ân'ı biz indirdik, elbette onu yine biz koruyacağız. 10 - Andolsun, senden önceki milletler arasında da peygamberler gönderdik. 11 - Onlara hiçbir peygamber gelmiyordu ki onunla alay etmiş olmasınlar. 12 - Biz o küfrü suçluların kalbine işte böyle sokarız. 13 - Kur'âna iman etmezler, halbuki öncekilerin sünneti (inanmadıkları için başlarına gelenler) gelip geçmiştir. 14 - Onlara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıksalar, 15 - "Gözlerimiz perdelendi, daha doğrusu bize büyü yapılmıştır" derler. 16 - Andolsun biz, gökte birtakım burçlar yarattık ve bakanlar için onu süsledik. 17 - Ve göğü taşlanan bütün şeytanlardan koruduk. 18 - Ancak kulak hırsızlığı eden şeytan hariç, onu apaçık bir alev sütunu takip eder. 19 - Yeryüzünü düzgün bir şekilde yarattık ve oraya sabit dağlar yerleştirdik. Orada hikmetle ölçülmüş her şeyden bitkiler bitirdik. 20 - Orada hem sizin için, hem de sizin rızıklarını veremediğiniz kimseler için geçim yollarını yarattık. 21 - Her şeyin hazineleri yalnız bizim yanımızdadır. Fakat biz, onu ancak ihtiyaca göre, belli ölçülerde veririz. 22 - Biz rüzgarları aşılayıcı olarak gönderdik ve gökten bir su indirip sizi onunla suladık. O suyu hazinelerde tutan da siz değilsiniz. 23 - Elbette biz diriltiriz ve biz öldürürüz! Ve hepsinin varisleri de biziz. 24 - Andolsun ki biz, içinizden İslâm'da öne geçmek isteyenleri de biliriz, geri kalmak isteyenleri de biliriz. 25 - Şüphesiz Rabbin O'dur ki, onları kıyamet gününde hesaba çekmek için toplayacaktır. O, hikmet sahibidir, bilendir. 26 - Andolsun ki biz insanı kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan yarattık. 27 - Cinleri de daha önce insan vücudunun gözeneklerinden geçebilen güçlü bir ateşten yarattık. 28 - Ey Peygamber! Rabbinin meleklere şöyle dediğini hatırla: "Ben, kuru balçıktan, şekil verilmiş kokuşmuş çamurdan bir insan yaratacağım." 29 - Ben, onun yaratılışını tamamladığım ve ona ruhumdan üflediğim zaman, siz hemen onun için secdeye kapanın." 30 - Bunun üzerine meleklerin hepsi toptan secde ettiler. 31 - Yalnız İblis hariç. O secde edenlerle beraber olmaktan çekinmişti. 32 - Allah buyurdu ki: "Ey İblis! Ne oluyor sana da, secde edenlerle beraber olmuyorsun?" 33 - İblis şöyle dedi: "Kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan yarattığın bir insana secde edemezdim." 34 - Allah şöyle buyurdu: "Öyle ise oradan çık! Sen, artık kovulmuş birisin." 35 - "Kıyamet gününe kadar lanet senin üzerindedir." 36 - İblis: "Rabbim! Öyle ise insanların kabirlerinden kaldırılacakları güne (kıyamete) kadar bana mühlet ver" dedi. 37 - Allah buyurdu ki: "Sen mühlet verilenlerdensin." 38 - "Allah katında bilinen vaktin gününe kadar..." 39 - İblis şöyle dedi: "Rabbim! Beni saptırdığın için, mutlaka ben de yeryüzünde onlara günahları süsleyeceğim ve onların hepsini mutlaka azdıracağım!" 40 - "Ancak içlerinden ihlaslı kulların müstesnâdır." 41 - Allah şöyle buyurdu: "İşte bana ulaşan dosdoğru yol budur." 42 - "Sana uyan azgınlardan başka, kullarımın üzerinde hiçbir nüfuzun yoktur." 43 - "Şüphesiz ki onların hepsine vaad edilen yer cehennemdir." 44 - "Cehennemin yedi kapısı vardır. O kapıların herbiri için birer grup ayrılmıştır." 45 - Allahtan korkanlar, elbette cennetlerde ve pınarların başındadırlar. 46 - Onlara: "Selametle güven içinde oraya girin" denir. 47 - Biz o cennetliklerin kalblerindeki kinleri çıkarır atarız. Hepsi kardeşler olarak sevinç içinde karşılıklı koltuklara otururlar. 48 - Orada kendilerine hiçbir yorgunluk gelmeyecek. Oradan çıkarılacak da değillerdir. 49 - Kullarıma haber ver ki, gerçekten ben çok bağışlayıcı ve pek merhamet ediciyim. 50 - Bununla beraber azabım da çok acıklı bir azabdır. Bunları geçmişten bazı örneklerle açıklamak üzere: 51 - Hem o kullara, İbrahim'in misafirlerinden de haber ver. 52 - Hani melekler, İbrahim'in yanına girdikleri zaman, "selam" demişler, İbrahim de onlara: "Biz sizden korkuyoruz" demişti. 53 - Melekler: "Korkma! Gerçekten biz sana bilgin bir oğul müjdeliyoruz" dediler. 54 - İbrahim dedi ki: "Bana ihtiyarlık gelmişken, beni mi müjdeliyorsunuz, neye dayanarak beni müjdeliyorsunuz?" 55 - Melekler: "Seni gerçekle müjdeliyoruz. Sakın Allah'ın rahmetinden ümidini kesenlerden olma!" dediler. 56 - İbrahim dedi ki: "Rabbimin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser?" 57 - "Ey elçiler! Başka ne işiniz var?" dedi. 58 - Melekler şöyle dediler: "Biz suçlu bir kavmi cezalandırmak için gönderildik. 59 - Ancak Lût ailesi müstesnâdır. Biz, onların hepsini muhakkak kurtaracağız. 60 - Yalnız Lût'un karısı müstesnâ, çünkü onun helak edilenlerle birlikte yok edilmesini takdir ettik. 61 - Melek olan elçiler, Lût kavmine gelince, 62 - Lût dedi ki: "Doğrusu siz ürkülecek bir kavimsiniz." 63 - Elçiler dediler ki: "Bilakis biz sana onların şüphe ettiği azabı getirdik." 64 - "Sana gerçeği getirdik; biz elbette doğru söylüyoruz." 65 - "Gecenin bir bölümünde aileni yola çıkar, sen de arkalarından yürü ve sizden kimse ardına bakmasın; istenen yere gidin." 66 - Biz, Lût'a şu kesin emri vahyettik: "Bu kâfirler sabaha çıkarken muhakkak kökleri kesilmiş olacaktır." 67 - Şehir halkı, insan şeklindeki güzel yüzlü melekleri görünce, onlara iğrenç işlerini yapabileceklerini düşünüp sevinerek geldiler. 68 - Lût, kavmine şöyle dedi: "Bunlar benim misafirlerimdir, beni rüsvay etmeyin." 69 - "Allah'tan korkun! Beni mahcub etmeyin." 70 - Lût kavmi şöyle dedi: "Biz sana kimsenin koruyuculuğunu yapmamanı söylememiş miydik?" 71 - Lût şöyle dedi: "İşte kızlarım! Düşündüğünüzü yapacaksanız (onlarla evlenin). 72 - Resulüm! Ömrüne yemin olsun ki gerçekten onlar, sarhoşlukları içinde bocalayıp duruyorlardı. 73 - Güneş doğarken o korkunç çığlık onları yakaladı. 74 - Biz, onların şehirlerinin üstünü altına geçirdik ve üzerlerine de balçıktan pişirilmiş taşlar yağdırdık. 75 - Gerçekten bunda, düşünen keskin anlayışlılar için ibretler vardır. 76 - Hem o Lût kavminin bulunduğu şehir harabesi bir yol üzerinde bulunmaktadır. 77 - Şüphesiz ki, bunda iman edenler için bir ibret vardır. 78 - Eyke halkı da gerçekten zalimlerdi. 79 - Biz Eyke halkından da intikâm aldık. İkisi de (Eyke ve Medyen) açık bir yol üzerindedir. 80 - Şüphesiz ki, Hıcr halkı da peygamberleri yalanladılar. 81 - Biz, onlara âyetlerimizi vermiştik de onlar, yüz çeviriyorlardı 82 - Onlar, dağlardan emniyetli emniyetli evler yontuyorlardı. 83 - Onları da sabahleyin korkunç bir çığlık yakaladı. 84 - Kazanmakta oldukları şeyler, onlardan hiçbir zararı savmadı. 85 - Biz gökleri, yeri ve aralarındaki varlıkları ancak hak ve hikmetle yarattık ve elbette ki, kıyamet kopacaktır. (Ey Peygamber!) Şimdi sen onlara yumuşak davran ve güzel muamele et. 86 - Şüphesiz Rabbin kemaliyle yaratandır ve iyi bilendir. 87 - Andolsun ki, biz sana tekrarlanan yedi âyeti (Fatihayı ve yüce Kur'ân'ı verdik. 88 - Sakın o kâfirlerden birtakımlarına verip de kendilerini zevklendirdiğimiz şeye (mal ve servete) heveslenip göz dikeyim deme. Onlardan dolayı üzülme. Müminlere merhamet kanatlarını indir. 89 - De ki: "Şüphesiz ben apaçık bir uyarıcıyım." 90 - (İnanmazsanız başınıza) tıpkı o taksimcilere (yahudi ve hıristiyanlara) indirdiğimiz azap gibi (bir azab inecektir). 91 - Onlar, Kur'ân'ın bir kısmına inanıp bir kısmına inanmayarak onu kısım kısım böldüler. 92 - 93 - Rabbin hakkı için biz, mutlaka onların hepsini yaptıklarından dolayı hesaba çekeceğiz. 94 - Şimdi sen emrolunduğunu açıkça tebliğ et. Müşriklerden yüz çevir. 95 - Muhakkak ki alay edenlere karşı biz sana yeteriz. 96 - Onlar Allah ile birlikte başkasını ilâh edinenlerdir. Onlar yakında bileceklerdir. 97 - Gerçekten biliriz ki, onların söylediklerine göğsün daralıyor. 98 - O halde Rabbini hamd ile tesbih et. Ve secde edenlerden ol. 99 - Ve sana ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et. |
Bütün konular: 2323
Bütün postalar: 2386
Bütün kullanıcılar: 23
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse