İslam Kütüphanesi

Forum

=> Daha kayıt olmadın mı?



Forum - Bakara Suresi 7

Burdasın:
Forum => Kuranı Kerim Detaylı Meal ve Tefsir => Bakara Suresi 7

<-Geri

 1 

Devam->


EDEB
(şimdiye kadar 1527 posta)
07.02.2011 20:52 (UTC)[alıntı yap]
خَتَمَ اللّهُ عَلَى قُلُوبِهمْ وَعَلَى سَمْعِهِمْ وَعَلَى أَبْصَارِهِمْ غِشَاوَةٌ وَلَهُمْ عَذَابٌ عظِيمٌ

Hatemallâhu alâ kulûbihim ve alâ sem’ıhim, ve alâ ebsârihim gışâveh(gışâvetun), ve lehum azâbun azîm(azîmun).

Allah onların kalplerinin üzerini ve işitme (sem'î hassasının üzerini mühürledi ve görme (basar) hassasının üzerine gışavet (perde) çekti. Onlar için azîm (büyük) azap vardır.


--------------------------------------------------------------------------------

1. hateme : mühürledi
2. allâhu : Allah
3. alâ : üzerine
4. kulûbi-him : onların kalpleri
5. ve : ve
6. alâ : üzerine
7. sem'ı-him : onların işitme hassası
8. ve : ve
9. alâ : üzerine
10. ebsâri-him : onların görme hassası
11. gışâvetun : perde
12. ve : ve
13. lehum : onlarındır, onlar için vardır
14. azâbun : bir azap
15. azîmun : azîm, büyük



--------------------------------------------------------------------------------
AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm
Kâfirlerin müşterek özellikleri kalbin mühürlü olmasıdır ve gördük ki Bakara Suresinin 6. âyet-i kerimesinde Allahû Tealâ kâfirlerin kalplerinin mühürlü olduğunu söylemektedir. Kimlerin kalpleri mühürlüdür? Allahû Tealâ, Kur'ân-ı Kerim'de açıklık getiriyor:

45 / CÂSİYE - 23: E fe reeyte menittehaze ilâhehu hevâhu ve edallehullâhu alâ ilmin ve hateme alâ sem’ihî ve kalbihî ve ceale alâ basarihî gışâveh(gışâveten), fe men yehdîhi min ba’dillâh(ba’dillâhi), e fe lâ tezekkerûn(tezekkerûne).
Hevasını kendisine ilâh edinen kişiyi gördün mü? Ve Allah, onu ilim (onun faydasız ilmi) üzere dalâlette bıraktı. Ve onun işitme hassasını ve kalbini mühürledi. Ve onun basar (görme) hassasının üzerine gışavet (perde) çekti. Bu durumda Allah'tan sonra onu kim hidayete erdirir? Hâlâ tezekkür etmez misiniz?

Bu insanlar Allah'ın yoluna giremeyen zavallı insanlardır. Nefslerini, hevalarını kendilerine ilâh edinen, ona tâbî olan, dalâlette olan bu insanların durumunu Allahû Tealâ anlatmaktadır. Allah'a ulaşmayı dilemeyip, nefslerinin hevasına tâbî olanlar, Allah'a ulaşamayı dilemeyen insanların kalpleri mühürlüdür. kalplerindeki işitme hassasının mühürlüdür. bu kişilerin işitemediğini, kalplerindeki basar hassasının gışavet adlı perdeyle kapalı olduğunu ve onların göremeyeceklerini söylemektedir.

Öyleyse kâfir ve mü'min kavramı son derece önemli iki kavram olarak karşımıza çıkmaktadır ve âlimler bu konuda çok yanlış şeyler söylemektedirler. Diyorlar ki: "Allah'a inanan herkes mü'mindir."

Herkese mutlaka tebliğ yapılır. Tebliğe kayıtsız kalanların sem'î (işitme) hassalarına ve kalplerine Allah mühür vurur ve görme (basar) hassalarına gışavet (perde) çeker. Bu sebeplerle onlar işitemezler, göremezler ve idrak edemezler. Onlar Allah'a inanmalarına rağmen kâfirlerdir.




Bütün konular: 2323
Bütün postalar: 2386
Bütün kullanıcılar: 23
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse crying smiley
Bugün 282 ziyaretçi (370 klik) kişi burdaydı!

Copyright © 2012 Gizemliilimler.Blogspot.com | Gizemli İlimler | Tüm Hakları Saklıdır | İBRAHİM KARAMAN | Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol